“Rabat Ticaret Müşavirliğimizden alınan bir yazıda, Faslı ilgili ürün üreticileri tarafından ülkemiz menşeli “Buzdolapları” ithalatına karşı bir anti-damping soruşturması açılması için başvuruda bulunulduğu belirtilmektedir.
Bilindiği üzere, yerli sanayilerin üretimini gerçekleştirdikleri benzer veya doğrudan rakip mal konumundaki bir ürün grubunun ithalatı nedeniyle uğradıklarını iddia ettikleri maddi zararı önlemek için ülkeler, ticaret politikası önlemlerine başvurabilmekte ve mevcut gümrük vergilerinin üzerine ek yükümlülükler getirebilmektedirler. Bahse konu zarar olgusu, ilgili ürün ihracatçılarının, ithalatçı ülke pazarında iç piyasalarından farklı fiyat politikaları izlemelerinden (damping uygulamaları) ya da kamu kurumlarınca sübvanse edilen ihracatın haksız rekabete neden olması gibi nedenlerden kaynaklanabilmektedir. Bu itibarla, Fas tarafından bir anti-damping soruşturması başlatılması durumunda ülkemiz menşeli “Buzdolapları” ithalatının dampingli olup olmadığı, ayrıca bu süreçte dampingli olduğu iddia edilen ülkemiz menşeli ürün ithalatının Fas yerli üretimi üzerinde bir zarara yol açıp açmadığı değerlendirilecek olup soruşturma otoritesi tarafından bu hususlarda müspet karar verilmesi halinde ülkemiz firmalarına anti-damping vergisi tatbik edilmesine hükmedilmesi olasılık dahilindedir. Olası anti-damping soruşturması, ülkemizin de taraf olduğu Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Anti-damping Anlaşması’nın amir hükümleri, ilgili DTÖ içtihadı ve Fas’ın anti-damping uygulamalarına ilişkin ulusal mevzuatı çerçevesinde yürütülecektir.
Mezkur soruşturmanın açılması durumunda; DTÖ Anti-damping Anlaşması’nın 6.1 maddesi uyarınca Fas tarafından ihracatçı firmalarımıza soru formu gönderilecek olup bu formun iletim tarihinden itibaren 37 gün içerisinde doldurulması gerekecektir. Bununla beraber, ihracatçı firmalarımızca makul gerekçeler sunulması durumunda ve soruşturma otoritesince bunların kabul edilmesi halinde soru formunun teslimi için süre uzatımı temin edilmesi imkan dahilinde olabilecektir. Soru formuna verilen cevaplar doğrultusunda soruşturmaya taraf olan firmalarımız için bireysel damping marjları hesaplanacaktır.
Öte yandan, ilgili herhangi bir tarafın belirlenen süreler içerisinde gerekli bilgileri vermeyi reddettiği veya soruşturmayı engellediği durumlarda, mevcut veriler esas alınarak olumlu veya olumsuz ön ve nihai belirlemeler yapılabilecektir.
Dolayısıyla ilgili herhangi bir tarafın işbirliği yapmaması ve bu nedenle ilgili bilgilerin yetkili mercilere verilmemesi halinde, bu durumun ilgili tarafların işbirliği yaptığı duruma kıyasla, söz konusu tarafın daha az lehine olan bir sonuca yol açması ihtimal dahilinde olacaktır.
Bu itibarla firmalarımızın Bakanlığımızın “Ticaret Politikası Savunma Araçları” internet adresinde (http://www.tpsa.gov.tr/) “Türk İhraç Ürünlerine Yönelik Uygulanan Ticaret Politikası Savunma Önlemleri” başlığı altında yer alan “TPSA Önlemlerine İlişkin Faydalı Bilgiler” kısmındaki belgeleri ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen “Ticaret Politikası Önlemleri Soruşturmaları ve Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi Uygulamaları Kapsamında Firmalarca Alınacak Avukatlık ve/veya Danışmanlık Hizmeti Harcamalarının Desteklenmesine İlişkin Uygulama Usul ve Esasları” incelenmesinde fayda görülmektedir.
Öte yandan, bahse konu soruşturmanın açılması durumunda; ihracatımızın ve ihracatçılarımızın savunulması amacıyla Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına Bakanlığmızca yazılı ve şifai görüşler Fas makamlarına tevdi edilecektir. Bununla beraber, anılan soruşturmaya ülkemiz özel sektörünü temsilen ilgili İhracatçı Birliğimizin de taraf olup yukarıda belirtilen TİM uygulama usul ve esasları kapsamında avukatlık/danışmanlık hizmeti alarak ülkemiz ihracatçılarını savunması imkanı mevcut bulunmaktadır.” denilmektedir.
KAYNAK: http://www.akib.org.tr